Yüz Binlerce Hayvan İtlaf Edildi, Feta Sektörü Kilitlendi
Yunanistan, koyun ve keçiler arasında hızla yayılan çiçek hastalığı (Koyun-Keçi Çiçeği) salgınıyla mücadele ediyor. Ağustos 2024'te ülkenin kuzeyinde başlayan virüs, kısa sürede birçok bölgeye yayıldı. Tarımsal Kalkınma ve Gıda Bakanlığı verilerine göre, bir çiftlikte tek bir vaka dahi görülmesi tüm sürünün önleyici amaçla itlaf edilmesini gerektiriyor. Bu zorunlu tedbirler sonucunda Kasım 2025 ortasına kadar yaklaşık 417 bin koyun ve keçi itlaf edildi. Bu rakam, ülkedeki toplam sürü varlığının yüzde 4-5’ine denk geliyor.
Ekonomik Yıkım ve Beyaz Altın Kaybı
Bu büyük çaplı itlaf, Yunanistan ekonomisi için hayati önem taşıyan feta peyniri üretimini doğrudan vurdu. Koyun ve keçi sütünün yaklaşık yüzde 80’i, Avrupa Birliği coğrafi işaret korumasına sahip olan ve yalnızca Yunanistan'da üretilebilen feta peynirinde kullanılıyor. Yunanistan, geçtiğimiz yıl 785 milyon avro değerinde feta ihracatı gerçekleştirmişti.
Tesalya bölgesinde 650 koyunu itlaf edilen veteriner hekim ve çiftçi Anastasia Siourtou, hayvanların kaybının kendisi için büyük bir duygusal ve ekonomik yıkım olduğunu belirterek, "İtlaf günü buradaydım. Çok acımasızdı. Onları koruyamadığımı hissettim," dedi.
Tedarik Sorunları ve Fiyat Artışı Kaçınılmaz
Uzmanlar, süt miktarındaki bu keskin düşüşün, yakın dönemde feta arzında sıkıntı yaratacağını ve üretim maliyetlerini yükselteceğini öngörüyor. Tesalya Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden Prof. Dimitris Gougoulis, "Süt miktarının sınırlı olması üretim maliyetlerini yükseltiyor ve piyasada mevcut feta miktarını korumayı zorlaştırıyor," sözleriyle fiyat artışının kaçınılmaz olabileceğine dikkat çekti.
Çiftçilerin Hükümete Tepkisi
Çiftçiler ise salgınla mücadelede hükümetin müdahalesinin geç ve yetersiz kaldığını savunuyor. İlk vakadan 14 ay sonra, ancak Ekim 2025’te Uzman Komitesi'nin kurulması tepkilere neden oldu. Çiftlik sahibi Tassos Manakas, 873 hayvanının itlaf edilmesinin ardından yaşadığı çaresizliği, "Dükkanı kapattım... O gün kanımı kesseniz akmazdı," sözleriyle dile getirdi. Hükümetin itlaf edilen hayvan başına yaşına göre ödediği 132 ile 220 avro arasındaki tazminatın da zararlarını karşılamaktan çok uzak olduğunu belirtiyorlar.
Hayvanlarını kaybeden bazı çiftçiler, Haris Seskliotis örneğinde olduğu gibi, hayvancılığın bu temel kolunu bırakıp besi sığırcılığı gibi yeni başlangıçlar arayışına girdi.





