Yolsuzluk ve rüşvet soruşturması ile tutuklanan eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki casusluk soruşturmasında İngiliz istihbaratı ile irtibatlı Hüseyin Gün'ün savcılık ifadesine SABAH ulaştı. Gün, verileri nasıl çaldıklarını, yabancı istihbarat birimleriyle nasıl çalıştıklarının tüm detaylarını anlattı.
GÜN'ÜN ÜVEY OĞLU İHBARDA BULUNDU
Ekrem İmamoğlu'na yönelik casusluk soruşturması Hüseyin Gün'ün üvey oğlu Ü.D.A'nın geçtiğimiz Temmuz ayında 112 Acil Çağrı Merkezine yaptığı ihbarla başladı. Ü.D.A. üvey babası olan Hüseyin Gün'ün İsrail, İngiltere ve Amerika ülkeleri lehine ajanlık faaliyetlerinde bulunduğunu, görüşmelerini gizliliğe riayet etmek amacıyla kriptolu telefonlar üzerinden gerçekleştirdiğini, farklı ülkelerde gerçekleşen iç karışıklıkları finanse ettiğini ve yine ülkemizde gerçekleştirilen seçimlerde hükümet aleyhine propaganda gerçekleştirmeleri için bazı kişilerin finanse edilmesinde aktif rol aldığını söyledi.

CEP TELEFONUNDAKİ BAĞLANTILARA ULAŞILDI
4 Temmuz'da Hüseyin Gün, tutuklandı. Üzerinde bulunan cep telefonuna el konuldu. Milli İstihbarat Teşkilatının yaptığı incelemelerde Hüseyin Gün'ün tüm bağlantıları deşifre oldu.

HÜSEYİN GÜN'ÜN İFADESİNE SABAH ULAŞTI
Ekrem İmamoğlu Çıkar Amaçlı suç örgütü yöneticiliği ve siyasal casusluk suçundan gözaltına alınan Hüseyin Gün, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndaki ifadesinde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğimi emniyette belirtmiştim. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyorum. Emniyette detaylı olarak sorulan sorulara cevap verdim. Verdiğim cevaplar doğrudur. Herhangi bir baskı ve zorlama ile vermedim" dedi.
İMAMOĞLU BAĞLANTISINI ANLATTI

Gün ifadesinde "10 Haziran 2019 tarihinde manevi annem Seher Alaçam yönlendirmesi ile Necati Özkan ile tanıştım, sonrasında ilk seçim tarihi olan 31 Mart 2019 ile ikinci seçim tarihi olan 23 Haziran 2019 tarihleri arasında seçim süreciyle alakalı beraber çalıştık. Necati Özkan Ekrem İmamoğlu'nun hem siyasi danışmanı hem de seçim kampanyasının menajeriydi. Benim Piiq isimli firmam vardı. Darren, Aaron ve Ed isimli ortaklarım vardı. Aaron isimli şahıs eski istihbarat servisinde çalışandı. Şirketteki tüm analiz işlemlerini teknik ekiple birlikte Aaron yapardı. "Osint (Açık Kaynak İstihbarat)" programı vardı. Bu program şemsiye bir programdır. Bu şemsiye altında dark web gibi internette hassas bilgiye ulaşabileceğiniz alanlar bulunur. Bu internetin yer altıdır. Necati Özkan benden Osint'e bir bakmamı istedi. Osint'te yaptığımız araştırmada İBB'ye ait çok sayıda kurumsal mail ve şifreler vardı.
BELEDİYENİN EN DERİNLERİNDEKİ BİLGİYE ULAŞTIK!
Bu mail ve şifrelerle belediyenin en derinlerindeki bilgiye ulaşabilme kabiliyeti veriyordu. Burada belediye içi yazışmalar ve bilgi akışı görülebiliyordu ancak herhangi bir müdahale yapılmıyordu. Necati Özkan da bu Osint alemine hakimdi. Ben de zaten ofisindeyken genel bir bilgilendirme yapmıştım. Dolayısıyla Necati Özkan oradaki verilerin neye mal olabileceğini bilebilecek durumdaydı. Osint'te tekrar yaptığımız kontrollerde ilk gördüğümüz datadan daha fazlası olduğunu gördük. Beni Osint'e yönlendiren Necati Özkan'dı. Zaten bir kez girdiğiniz zaman sonradan gelen bilgilere de sahip oluyorsunuz. Osint'teki veriler ya hackleme yoluyla ya da birinin oraya yüklemesiyle orada olur. Biz sahip olduğumuz imkanla sadece yüzde onluk bir kısmı çıkarabiliyorduk. Bu paylaşım ve analizleri Necati Özkan ile paylaşıyordum" dedi.

"AMERİKA İSTİHBARATIYLA DA GÖRÜŞTÜK"
Gün, "Bizim şirkette ayrıca operasyon direktörlüğünü de yapan, yazılım mühendisi bir Amerikalı vardı. Amerika istihbarat birimlerinden bağlantılı kişilerle görüşmelerimiz oluyordu. Bu kişi benim ortağım olan Aaron'du. Aaron zaman zaman Necati Özkan'a yazışma ve analizleri iletiyordu. Necati Özkan "Mayor" olarak geçen kişi ile de iletişimdeydi. Burada kastedilen kişi Ekrem İmamoğlu'ydu.

Yazışmada "Mayor" olarak geçen bu kelime, Belediye Başkanı anlamına gelmektedir. Crisis isimli 2016 yılında beri İngiltere'de olan bir kuruluşla irtibatımız vardı. Crisis eski istihbaratçılardan oluşuyordu. Bir toplantıda "İstanbul Senin" isimli bir projenin tanıtımı yapıldı. O toplantıda Melih Geçek'in eski sektörden IT olarak tanıttıkları kişiler de vardı. Toplantıda Melih Geçek'in bazı belediyelerde IT olarak çalışanlara ulaştığı söylendi. Toplantıya katılan kişiler arasında Merdan Yanardağ'ın Kemal Kılıçdaroğlu'yla yaptığı röportajı gündeme getiren birisi de vardı. Bu kişi Merdan Yanardağ'ın Kemal Kılıçdaroğlu'yla yaptığı röportajın yayınlanmasında "tarif ettiği" yöntemle ilgili bilgi paylaşmıştı." dedi.

"TÜM FAALİYETLERDEN İMAMOĞLU HABERDARDI"
Genel olarak 2019 seçimlerinde Necati Özkan'ın başında olduğu analiz ve raporlama ekibine sistemden sağladıkları verileri verdiklerini anlatan Gün "veriler destek mahiyetindeydi. Necati Özkan da Ekrem İmamoğlu'nun bilgisi dahilinde bu bilgileri talep ediyordu. İrtibatım Necati Özkan'laydı. Bazen ummadığı noktalarda serzenişleri oluyordu. Yönlendirmelerimizde büyük oranda Seher ile birlikte çalıştık. Bazen ofisinde, bazen Saraçhane'de belediye binasında görüştük. O da bize yardımlarımız için teşekkür etti. Dolayısıyla teşekkür etmesinden de anlaşılacağı üzere tüm faaliyetlerimizden haberdardı" dedi.

"MERDAN YANARDAĞ'A ELDEN PARA VERDİM"
Merdan Yanardağ ile manevi annesinin kendisini tanıştırdığı anlatan Gün "Dönem dönem elden para verirdim. Bu parayı kanalına destek maksadıyla verirdim. Merdan Yanardağ'ın Kemal Kılıçdaroğlu ile röportaj yaptığı yayında sorulmasını tarif ettiğim soruları ilettim ve aynı olmasa da benzer nitelikte sorular soruldu" dedi.



