Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Faik Engin Azman, bu dönemde göz kuruluğu şikayetlerinin, enfeksiyonların ve dijital ekran kullanımına bağlı göz yorgunluğunun belirgin şekilde arttığını vurguladı.
Kış mevsimi yalnızca hava sıcaklığını değil, göz sağlığını da etkiliyor. Soğuk hava ve kalabalık kapalı ortamlarda geçirilen uzun süreler, göz kuruluğu ve enfeksiyonlarını artırıyor. Medipol Üniversitesi Sefaköy Hastanesi’nden Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Faik Engin Azman, kış aylarında göz şikayetleriyle başvuran hasta sayısının belirgin şekilde arttığını söyledi.
SOĞUK, RÜZGAR VE KAPALI ORTAMLAR GÖZ KURULUĞUNU TETİKLİYOR
Kış mevsiminde göz yüzeyinin çevresel faktörlere daha fazla maruz kaldığını belirten Dr. Azman, “Soğuk hava, rüzgâr ve ısıtma sistemlerine bağlı azalmış nem, göz kuruluğu bulgularını belirgin şekilde artırıyor. Ayrıca kapalı ortamlarda daha fazla vakit geçirilmesi, viral ve bakteriyel enfeksiyonların yayılımını kolaylaştırıyor. Uzun süre kapalı ve kalabalık ortamlarda bulunmanın, göz nezlesi olarak bilinen adenoviral konjonktivitin görülme sıklığını artıyor. Elleri göze götürmemek, kişisel eşyaları ortak kullanmamak, özellikle yüz havlusu ve makyaj ürünlerini ayırmak enfeksiyon riskini azaltır” dedi.
DİJİTAL EKRAN KULLANIMI GÖZ YORGUNLUĞUNU ŞİDDETLENDİRİYOR
Kış aylarında evde geçirilen sürenin artması, telefon, tablet ve bilgisayar kullanımını da yükseltiyor. Dr. Azman, ekrana uzun süre bakmanın kırpma refleksini azalttığını ve bunun göz kuruluğunu daha da kötüleştirdiğini ifade ederek, “Yoğun ekran maruziyeti dijital göz yorgunluğuna sebep oluyor. Bu nedenle düzenli molalar vermek ve ara ara uzağa bakmak göz sağlığı için önemli” diye konuştu.
UV IŞIĞI KIŞIN DA GÖZÜMÜZÜ TEHDİT EDİYOR
Toplumda yaygın olarak bilinenin aksine, ultraviyole etkilerinin sadece yaz aylarında sınırlı olmadığını belirten Dr. Azman, kar yağdığında UV ışınlarının yansıma nedeniyle daha yoğun göze ulaştığını söyledi. Dr. Azman, “Ultraviyole koruyuculu güneş gözlüğü kışın da mutlaka kullanılmalı. Soğuk ve rüzgârdan korunmak, göz yüzeyinin daha fazla tahriş olmasını engeller. Göz yüzeyinin korunması için ortam neminin artırılması, bol su tüketilmesi ve gerekli durumlarda doktor önerisiyle suni gözyaşı kullanılabilir. Artan ağrı, görme azalması ya da şikâyetlerin uzun sürmesi durumunda gecikilmeden bir göz hekimine başvurulması gerekir” ifadelerini kullandı.


