Bilim insanları tarafından gerçekleştirilen kapsamlı bir araştırma, 1812 yılında Rusya'dan yapılan felaket niteliğindeki çekilişi sırasında Napolyon'un Grande Armée ordusunu yıkıma uğratan ölümcül patojenlerin izlerini başarıyla keşfetmiştir. Bu önemli bulgu, tarihsel olayların ardında yatan tıbbi nedenleri daha net bir şekilde ortaya koymakta ve iki yüzyıldan fazla bir süredir bilinmeyen enfeksiyonların varlığını kanıtlamaktadır.

Vilnius'taki toplu mezardan çıkarılan kanıtlar
3 Kasım tarihinde Current Biology dergisinde yayınlanan araştırma, Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta keşfedilen toplu bir mezardan çıkarılan Fransız askerlerinin dişlerinden detaylı DNA analizi gerçekleştirmiştir. Bu mezar, yaklaşık 3.000'e kadar asker kalıntısı içermekte olup, 1812 kışında Rusya'ya yapılan işgal sırasında Napolyon'un emrinde görev yapan askerlerin son resting place'i olmuştur. Söz konusu askerler, Napolyon'un Grande Armée'sinin yaklaşık 300.000 kişilik ordusunun bir parçasıydı ve bu kampanya sırasında ölüm saçan koşullara maruz kalmışlardır. Vilnius, 1812 çekilişi rotasında kritik bir geçiş noktası konumundadır ve bu nedenle araştırmacılar için önemli bir veri kaynağı teşkil etmiştir. Dişler, antik DNA çalışmaları için ideal biyolojik materyaller olarak işlev görmüş ve yüzyıllar sonra bile genetik bilginin korunmasını sağlamıştır.
Paratifus ateşi ve relapsing ateşi: bilinmeyen düşmanlar
Araştırma sonuçlarına göre, dişlerden çıkarılan örnekler paratifus ateşi ve bit kaynaklı relapsing ateşine neden olan bakterileri içermektedir. Bu iki patojen, daha önce Napolyon'un askerlerinde bilimsel olarak tanımlanmamış olup, tarihçiler tarafından uzun süredir bilinmesine rağmen tıbbi kanıtı eksik kalmıştır. Test edilen 13 askerden dördü paratifus ateşi bakterisine karşı pozitif sonuç verirken, diğer ikisi relapsing ateşi bakterisine karşı pozitif çıkmıştır. Her iki bakteri enfeksiyonu da ateş, baş ağrısı ve ciddi zayıflık meydana getirmekte, kalabalık ve hijyenik olmayan koşullarda hızla yayılabilmektedir. Paratifus ateşi gıda ve su yoluyla bulaşırken, bit kaynaklı relapsing ateşi vücut bitlerince iletilmektedir. Çalışmanın yazarı Nicolás Rascovan, bu bulguların semptom temelli hesapların tek başına çözemediği enfeksiyonlara isim vermemizi sağladığını vurgulamıştır.
Bilimsel keşfin tarihsel önemi
Rascovan, açlık, dondurucu sıcaklıklar ve tifo hastalığının uzun süredir ölüm nedenleri olarak bilindiğini, ancak bu çalışmanın paratifus ateşi ve bit kaynaklı relapsing ateşinin de mevcut olduğunu kesin olarak kanıtladığını açıklamıştır. Bu iki bakteri enfeksiyonu, zayıflamaya ve ölüme katkıda bulunmuş olabilir ve ordunun çöküşünün çok faktörlü bir süreci olduğunu göstermektedir. Antik DNA çalışması, tarihsel olayların arkasındaki tıbbi gerçekleri ortaya koymada devrim niteliğinde bir araçtır. Bu araştırma, semptom temelli hesapların tek başına çözemediği enfeksiyonlara bilimsel isim vermemizi sağlamış ve Napolyon'un çekilişinin koşullarının daha net bir resmini sunmuştur. Böylece, iki yüzyıldan fazla bir süredir bilinmeyen bu patojenlerin varlığı, modern bilim sayesinde tarihsel kayıtlarla birleştirilmiş ve Napolyon'un Grande Armée'sinin felaketinin gerçek nedenleri daha iyi anlaşılmıştır.