Nilüfer ilçesi Fatih Sultan Mehmet Bulvarı'nda 9 Ekim 2024'te ışıklı yaya geçidinden yolun karşısına geçmeye çalıştığı sırada, ehliyetsiz sürücünün çarpması sonucu yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede 10 gün sonra hayatını kaybeden 16 yaşındaki Zeynep Naz Sarıkaya'nın ailesi, kızlarının anılarıyla yaşama tutunmaya çalışıyor.
Kızlarının odasını fotoğrafları ve kıyafetleriyle süsleyen Sarıkaya ailesinin acısı ilk günkü tazeliğini koruyor.
Anne Ümmügülsüm Sarıkaya, ocak ayında yasalaşması beklenen, trafik cezalarının artırılmasına yönelik düzenlemeleri de içeren Karayolları Trafik Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ndeki caydırıcı cezaların başka can kayıplarının önüne geçmesini umut ediyor.
Ümmügülsüm Sarıkaya, AA muhabirine, kızını kaybettiği kazanın Zeynep'in öğretmenlerinin düzenlediği basketbol maçından dönerken olduğunu ifade etti.
Kaza sırasında Zeynep'in yanında bir arkadaşı olduğunu kaydeden Sarıkaya, "Zeynep ve arkadaşı Ege, öndeki lambanın kendilerine yandığını zannediyor. Ege yukarıdan aracın hızlı geldiğini fark ediyor, refleks olarak duruyor. Arkadaki araçlar hareket edince Zeynep paniğe kapılıyor." dedi.
Sarıkaya, kazanın 30 kilometre hız sınırı olan yerde gerçekleştiğini, kaza sırasında herhangi bir fren ya da selektör yapılmadığını ve sürücünün olay yerinden kaçtığını söyledi.
Kazanın ardından ambulansla hastaneye kaldırılan Zeynep'in 10 gün süren yaşam mücadelesini kaybettiğini belirten Sarıkaya, "Hep umudumuz vardı. '16 yaş mucizesi olur' dedik ama olmadı. Rabb'im kendi yanına çağırdı, Zeynep'i kaybettik." diye konuştu.
Sarıkaya, Zeynep'in polis ya da asker olmayı hayal ettiğini dile getirerek, "Vatanına, milletine hayırlı biri olmayı isteyen bir çocuktu. Ben çalışan bir anneyim, işten yorgun gelirdim. Zeynep 'küçük anne'ydi, kardeşine bakardı, onunla ilgilenirdi. İşten gelirdim, koltuğa uzanırdım. Daha elimi ayağımı yıkamamışım, hemen gelip çoraplarımı çıkartırdı, ayaklarımın altını öperdi. 'Kızım dur ayaklarımı yıkamadım' derdim, 'Olsun anne, ayağının altında cennet var' senin derdi bana." ifadelerini kullandı.
Ümmügülsüm Sarıkaya, kazanın ardından ehliyetsiz sürücünün tutuklandığını ancak 54 gün sonra ilk mahkemede ev hapsi verilerek salıverildiğini söyledi.
Sanığa mahkeme sonucunda verilen cezayı da yeterli bulmadıklarını vurgulayan Sarıkaya, kızının ölümünden sonra birçok kişinin de trafik kazalarında ehliyetsiz sürücülerin karıştığı kazalarda hayatını kaybettiğini anlattı.
- "Toplumun iyiye gitmesi için caydırıcılığın artırılması gerekiyor"
Sarıkaya, cezaların artırılması gerektiğini vurgulayarak, "Bu kazalar cezaların hafif olmasından kaynaklanıyor. Bu bize anlatıyor ki para cezası yeterli değil. Para cezalarıyla bunlar ıslah olmuyorlar. Zaten paraları var, ödüyorlar. Alkollü, ehliyetsiz, hız ihlali yaparak araba kullanmaya devam ediyorlar. Can almaya devam ediyorlar ve bunun adına 'kaza' diyorlar." diye konuştu.
Yeni Trafik Kanunu teklifine de değinen Sarıkaya, şöyle konuştu:
"Siz bu şahıslara hapis cezası verirseniz, bunlar ne alkollü araca binecekler, ne ehliyetsiz araca binecekler, ne de hız ihlali yapacaklar. Bu sefer toplum daha bir rahatlayacak, nefes alacak. Para cezaları yeterli değil, ödüyorlar aynı şeyleri yapmaya devam ediyorlar. Toplumun iyiye gitmesi için caydırıcılığın artırılması gerekiyor. Bu, parayla olmuyor. Para tamam bir yere kadar ama hız ihlali, ehliyetsiz, alkollü araca binen insanlar birini öldürdüyse olası kastla ağır cezada yargılansın. Sen o hız ihlalini yapıyorsan, bir kazaya karışacağın belli. Alkolle araca biniyorsan birinin canını yakacağın belli. Ehliyetsiz biniyorsan yine belli."
Zeynep Naz Sarıkaya'ya çarparak ölümüne neden olduğu gerekçesiyle yargılanan E.Ş'ye Bursa 52. Asliye Ceza Mahkemesince "bilinçli taksirle ölüme neden olma" suçundan 2 yıl 8 ay hapis cezası verilmişti.



