DÜNYA

Japonya’dan İlginç Uygulama: Uyuyanlara Zam

Japonya’da iş yerinde uyumak tembellik değil, başarı göstergesi sayılıyor. “İnemuri” adı verilen bu gelenekte, kısa süreli uyku çalışkanlığın ve özverinin sembolü kabul ediliyor. Hatta bazı şirketler, işte uyuyana anlayış göstermekle kalmıyor, performansının yüksek olduğunu düşünerek zam yapıyor.

Abone Ol

Dünyanın birçok ülkesinde hoş karşılanmayan iş yerinde uyuma alışkanlığı, Japonya’da tam tersine çalışkanlığın bir sembolü olarak görülüyor. Japon kültüründe “Inemuri” adı verilen bu gelenek, kişinin işine duyduğu bağlılığın ve sorumluluk bilincinin bir göstergesi kabul ediliyor. Hatta bazı şirketler, işte uyuyana anlayış göstermekle kalmıyor, performansının yüksek olduğunu düşünerek zam yapıyor.

GÖREV BAŞINDA UYUMAK SAYGI GÖSTERGESİ

“İnemuri” kelimesi, Japonca’da “görev başında uyumak” anlamına geliyor. Ancak bu ifade sadece fiziksel bir uyku halini değil, “bedenen dinlenirken bile görev bilincini koruma” anlayışını da temsil ediyor. Japon toplumunda bu davranış, kişinin işine ne kadar adanmış olduğunun bir işareti olarak görülüyor.

TARİHİ SAMURAYLARA UZANIYOR

Bu anlayışın kökleri Japonya’nın tarihine, samuraylara ve bilginlere kadar uzanıyor. Eskiden az uyuyup çok çalışan, görevine kendini adayan kişiler toplumda saygı görürdü. Modern Japonya’da bu anlayış değişmedi; iş yerinde kısa süreli uyumak hala çalışkanlığın ve fedakarlığın göstergesi olarak değerlendiriliyor.

UYKUSUZLUK ÇALIŞKANLIĞIN BİR PARÇASI

Japonya, dünyada en az uyuyan ülkeler arasında yer alıyor. Ortalama bir Japon yetişkin günde 6 saatten az uyuyor. Bu nedenle ofiste, metroda ya da parkta uyuyan birine rastlamak oldukça sıradan bir durum. Ancak bu durum tembellik değil, yoğun iş temposunun yansıması olarak kabul ediliyor. Yöneticiler ve iş arkadaşları, kısa süreli uyuyan çalışanlara genellikle anlayış gösteriyor.

“İNEMURİ” BİR TOPLUMSAL KABUL

Uzmanlara göre “Inemuri”, yalnızca dinlenme biçimi değil, aynı zamanda sosyal bir kabul. Japonlar kısa süreli uykuyu, üretkenliği koruyan bir “mini mola” olarak görüyor. Bu kültür, Japon toplumunun zamanı değerlendirme biçimini de yansıtıyor. Onlara göre zaman yalnızca “çalışmak” veya “uyumak” olarak değil, her anı verimli kılma fırsatı olarak tanımlanıyor.